İbrahim ÇELİK
ibrahimcelik@vergiuzmanlari.org
METROPOL ŞEHİRLERDE SEÇİM GİRDABI
15/05/2023 Tüm Türkiye, 14 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı'nı ve 28. Dönem Milletvekillerini seçmek üzere sandık başına gitti. Yurt dışı seçmenlerin kullanmış oldukları oylarında katılımıyla seçim sonuçları netleşti. Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırken, milletvekilliği seçimi nihai halini aldı. Bu süreç de meclise yeni isimler ve yeni partiler girerken, yerlerini yeni isimlere terk edenlerde oldu. Tam bir demokrasi içerisinde geçen seçim sonuçları, tüm analistler tarafından etraflıca incelenerek seçimin neticesi kapsamlı bir şekilde değerlendirilmeye başlandı. Milletvekili seçimlerinin memurlar açısından analizini yapanlara rastlamak ise pek mümkün olmadı. Metropol şehirlerden Ankara’nın demografik yapısı incelendiğinde, nüfusun büyük bir kesiminin memur ailelerden oluştuğu görülmektedir. Seçim sonuçlarını Ankara özelinde ele aldığımızda hatta en büyük metropol şehrimiz İstanbul’u da bu kapsamda değerlendirdiğimizde; İktidar partisinin bir önceki seçime göre oy oranların da düşüşe geçtiği görülmektedir. Bunun sebebi de ilk olarak bu büyükşehirlerde ki hayat pahalılığı olarak öne çıkmaktadır. Kira tutarlarında ki yüksek artışlar, hayatın idamesi için yapılması gereken harcamalarda ki artışlar, ulaşım harcamalarında ki artışlar vb. diğer harcamalar bu illerde yaşayan tüm vatandaşlarda olduğu gibi memurlar için de geçim sıkıntısı oluşturmaktadır. Türkiye’nin yaşam maliyet endeksi en yüksek il olan İstanbul’u Ankara takip etmektedir. Yaşam maliyet endeksinin yüksekliği aynı zamanda bu illerde yaşayan insanların yaşam kalitelerini de olumsuz yönde etkilemektedir. Oysaki küçük şehirlerde hayat daha ucuz olmaktadır. Büyükşehirlerde hayat daha pahalı iken “ucuz kalan tek şey ücretlerimiz” olmuştur. Peki ama önümüzdeki süreçte yerel seçimlerin ayak sesleri çok yakından duyulmaya başlamışken Metropol şehirlerde seçim başarısı hedefleyen iktidardan beklentiler nelerdir? 1 -Nüfusu belirlenen rakamın üzerindeki Metropol şehirlerde görev yapan tüm memurlar için “Büyükşehir Yaşam Farkı” verilmelidir. Aksi takdirde ilerleyen dönemde bu illerde çalışacak kalifiye memur ve uzman bulmak mümkün olmayacaktır. Bunun en güzel örneği en son sözlü bölümü açıklanan gelir uzman yardımcılığı sınavıdır. Bu sınavda maalesef İstanbul kadroları için yeteri kadar talep toplanamamıştır. 2 - Bu şehirlerde yaşayan memurlar için makul bir oranda kira yardımı yapılmalıdır. 3 - Ulaşım yardımları tüm memurları kapsayacak şekilde revize edilmelidir. 4 - Lojman satışlarının ardından bu şehirlerde kaliteli, yetişmiş ve liyakatlı yönetici istihdamı konusunda sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu nedenle yöneticiler içinde “yönetim tazminatı” verilmelidir. 5 - Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi sosyal amaçlı konut üretimlerine ağırlık verilmelidir. Maalesef ülkemizde üretilen konutlar metre kare olarak gün ve gün büyümektedir. Oysaki sosyal amaçlı konutlar 1+1 ve 2+1 şeklinde ve 50 ile 80 metre kare aralığında olmalı, lükse değil ihtiyaca hizmet etmelidir. Bu konutlar Belediyeler veya İl Özel İdareleri yönetiminde öncelikle memurlara düşük kiralar karşılığında sunulmalıdır. Ayrıca TOKİ tarafından memurlar için yapılacak sosyal konutlara agırlık verilmelidir. 6 - Küçük şehirde yaşayan asgari ücretli ile Büyükşehirde yaşayan asgari ücretlinin geçim standartları aynı olmamaktadır. Bu nedenle asgari ücret tutarları belirlenirken de bölgesel ve sektörel farklılıkların belirlenerek tespit edilmesi daha hakkaniyetli olacaktır. Aksi takdirde “Metropol Şehirlerde Şehir Girdabı” kendisi ile mücadele etmeyen herkesi dibe doğru sürüklemeye devam edecektir. Bu girdabı görerek gereken önlemleri en etkili ve hızlı şekilde çözecek politikalar üretmek, seçim başarısı amaçlayan siyasetin vazgeçilmez yol haritası olmalıdır. İbrahim ÇELİK Vergi Uzmanları Topluluğu Başkanı |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |